|
�Makine Muhendisligi Bolumu Mekanik Toplulugu tarafindan 2011 yilinda uretilen ve her yil gelistirilen Portacar isimli gunes enerjisiyle calisan otomobil, iki yildan bu yana Antalya disindaki etkinliklere katilamiyor. Akdeniz Universitesi Muhendislik Fakultesi binasinin zemin katindaki koridorlarda ogrenciler, gunes gormeyen ortamda calismalarini surduruyor.�Proje Danismani Akdeniz Universitesi Makine Muhendisligi Bolumu Ogretim Uyesi Doc. Dr. Hakan Ersoy, Portacarin teknik ozellikleriyle ilgili bilgiler verdi. Aracin uzerinde bulunan gunes panellerinin 1 saat icerisinde kendi bunyesinde bulunan akuleri sarj ettigini ifade eden Ersoy, akulerinin tam dolu iken 1 saat sureyle yol kat edilebildigini ifade etti. Ersoy, 800 watt civarinda uzerinde panel gucu bulunan gunes enerjisiyle calisan aracin saatte 60 kilometre hiz yapabildigini bu hiz ve surenin iyilestirilmesi icin calismalarinin devam ettigini kaydetti.�Ersoy, daha once urettikleri aracin bazi parcalarini sokerek bu araca monte ettiklerini anlatarak, Portacarin sponsor bulunamadigi icin ekonomik olarak yapildigini belirtti. Aracta kullanilan bircok malzemenin hurda metallerden ya da elektrikli bisikleti ve motosiklet malzemelerinden yapildigini ifade eden Ersoy, aracin adini Antalyanin simgesi portakaldan aldigini ve direksiyon sisteminin portakal suyu sikacagindan yapildigini belirtti.�Doc. Dr. Hakan Ersoy, Bu tur araclarda lityum polimer veya lityum iyon akulerin kullanilmasi gerekiyor. Bu sayede daha uzun sure aracin enerji depolayabilecek ve daha uzun sure hareket halinde bulunabilecek. Bu tur araclara iddiali olabilmek icin uzerindeki gunes panellerinin yuksek verimli yapiya sahip olmasi gerekiyor. Bunun verimleri oldukca dusuk. Motorumuz da verimli bir motor degil eger bunu da gelistirebilirsek arac kendinden daha da soz ettirecek hale gelecek diye konustu.DENEME SURUSLERI OKUL KORIDORLARINDAIlk asamada TUBITAKin duzenledigi Formul G yarislarina katilmak uzere hazirlanan otomobilin, 2011de Izmirde ve 2012 Izmit Korfez Pistindeki yarismalara katildigini belirten Ersoy, proje icin yeterli butcelerinin olmamasi nedeniyle iki yildan bu yana Antalya disindaki etkinliklere katilamadiklarini kaydetti. Universite yonetiminin projeyi destekledigini ancak sponsor destegi olmadan bu projeyi daha ileriye tasimalarinin mumkun gozukmedigini vurgulayan Ersoy, araca ozel bir alanin bulunmamasi ve kisitli imkanlari nedeniyle ogrencilerin ellerinde tasiyarak bina icine soktuklari otomobilin iki yildan bu yana bina disina cikartilamadigini ve egitim ve deneme suruslerinin okul icindeki koridorlarda yapilmak zorunda kaldigini vurguladi.Imkansizlara olumlu yonden baktiklarini ifade eden, Ersoy soyle devam etti:�Bu tarz projelerin yapilabilmesi icin butcelerinin olmasi gerekiyor. Butcemizin olmamasinin iyi tarafi bu araci ogrencilerimiz yapiyorlar. Bu nedenle bir arac sisteminin isleyisini ogrencilerimiz bastan sona ogreniyorlar. Dersler de veremedigimiz veya ayri ayri verdigimiz bilgileri ogrenciler bu araci hazirlarken birlestirerek gelistiriyorlar. Buna benzer bircok proje yapiliyor. Ama bizim bu aracin bircok ozelligi onlardan ayriliyor. Son iki yildir Antalya disindaki etkinlilere katilamiyoruz. Katildigimiz etkinlikler de de aracimiz buyuk ilgi goruyor. Ozellile Antalyada gecen yil duzenlenen AUTO Show fuarinda luks otomobillerin yaninda bizim araca buyuk bir ilgi vardi. Bircok universitemiz birakin yurt icindeki fuarlar yurt disindaki etkinliklere katilarak projelerini sergiliyorlar. Biz maalesef ekonomik sorunlarimiz nedeniyle bunu gerceklestiremiyoruz.IMKANSIZLIKLARI FIRSATA CEVIRDILER�Araci koridor icinde sokup takiyoruz. Elle disari cikarmak durumunda kaliyoruz. Bu aracin belli araliklarla yol testlerini gerceklestirmesi gerekiyor. Bizim bunu gelistirebilmemiz gerekiyor. Ancak bunlari yapamiyoruz diyen Ersoy, aciklamalarini soyle surdurdu:�Diger yandan bu durumdan cok da sikayetci degiliz. Cunku bir takim buluslar yapmamiz gerekiyor. Her turlu butcemiz olsaydi bazi malzemeleri hazir alacaktik. Ornegin aracimizin direksiyon sistemi portakal sikacagindan. Bir takim parca ihtiyaclarini bahceye cikip oradaki hurdalardan toplayip geliyoruz. Benzer proje araclari motorlarini bu is icin ozel yapim kullanilirken, biz motosikletlerin veya elektrikli bisikletlerin cesitli aksamlarini ve motorlarini kullandik. Bu tur bircok aracta geri vites yoktur. Biz bu aracin geri vites aksamini kendimiz yaptik, imkansizliklari firsata cevirdik. Olmayan seyleri hurdalardan veya dusuk butceyle gidermeye calistik.�Antalyanin bir gunes sehri olduguna isaret eden Ersoy, Biz Antalya olarak bazi bilimsel calismalarda ozellikle bircok alanda ikinci ucuncu sirada yer alabiliriz ancak ozellikle gunes enerjisiyle ilgili projelerde bunu dusunemeyiz. Cunku burasi gunesin insanlara comertce enerjisini verdigi bir sehir dedi.�Ersoy, Antalyayi Turkiyede ve dunyanin pek cok ulkesinde bir olimpiyat ruhuyla temsil etmeyi istediklerini de vurgulayarak, TUBITAKin Formula G gunes arabalari yarisini Antalyada yapma dusuncesinde oldugunu belirtti. Hakan Ersoy, Turkiyede gunese en yakin il Antalya. Bu etkinliklerin bu sehirde yapilmasi gercek amaca da uygun olur diye dusunuyoruz seklinde konustu.�Makine toplulugu ogrencileri de yasadiklari sorunlari anlatti. +Haberler724
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder